|
Pozitif Psikoterapinin önemli bir özelliği, eğitimle kendi kendine yardımın psikoterapinin önemli bir parçası olduğudur. Bir tür yeniden eğitim olarak psikoterapi doğrudan doğruya yetişme sürecinde öğrenilen ve biçimlendirilen konuları ele alır.Kendi kendine yardım sayesinde hasta aktif bir katılımcı olmaya teşvik edilir; yalnızca bir şeylere katlanmak zorunda kalan biri değildir. Kendi kendine yardım bir önlem ve psikolojik sağlık yöntemidir. Bu pozitif psikoterapinin temel unsurlarından biridir.
Tıbbın hastalara verdiği, zayıflama egzersizleri, beslenme rehberi diyet programları, ve bunları kaydetme birer kendi kendine yardım öğesidir. Nasıl ki bir hasta hekimin yönlendirmesiyle, etkili bir şekilde düzeltecek şeyleri yapmayı öğreniyorsa, aynı şekilde eğitim sorunlarına, mesleki ve iş sorunlarına ve evlilikteki zorluklara da kendi kendine yardım sayesinde ulaşılabilir.
Biz ebeveynler ve eğitimciler, eğitim yöntemlerimizin sonuçlarını düşündüğümüz zaman kendi kendine yardımın çocukluk çağında başladığını görüyoruz. Çocukta rahatsızlığa yol açan şeyler genellikle büyük olaylar değildir; bunlar daha çok bireysel çatışmalarda göze çarpan özellikle karakter çizgilerini oluşturan küçük duygusal yaralanmalardır. Bir annenin sürekli çocuğunun ne kadar dağınık olduğundan yakınması, ne çocuğa ne de kendisine bir yarar sağlamaz. Bunun yerine annenin çocuğun nasıl kendi düzen duygusunu geliştireceğiyle ilgilenmesi daha iyi olur. Annenin herkesin düzenin gerçekten ne olduğu hakkında farklı düşünceleri olabileceğini anlaması gerekir.Sadece eleştirilmesi değil, nasıl daha iyi davranacağının anlatılması ve gösterilmesi çocuk için daha iyi olacaktır.
Başka bir örnek : Sadece ve sadece bir işi sonuçlandırıp mesleki başarılar kazandığı zaman değerli olduğunu öğrenen biri, kendisine tamamlayamayacağı bir görev verildiğinde, ansızın ağır bir yenilgiye uğradığını düşünecektir.Burada tam da yetiştirilme tarzımızı etkileyen bir soruna değinmekteyiz. Araba kullanmakla çocuk yetiştirmeyi karşılaştıralım. Mutlaka hepiniz çocuk yetiştirmenin araba kullanmaktan daha zor olduğunu söyleyeceksiniz. Araba kullanmak için bir sürücü kursuna yazılmak, kuralları öğrenmek, ve elbette bir sınavdan geçmek gerekir. Fakat çocuk yetiştirmek için, sadece çocuk sahibi olmak yeterlidir.Sanki gerisi kendiliğinden gelir. Zaman zaman bazı anne babaları, trafiğin yoğun olduğu saatlerde körlemesine giden ehliyetsiz sürücülere benzetirim.
Mesleki hayatımda bir yanlış anlaşılmayla sık sık karşılaşırım. Eğer bir çocuğun ateşi, baş ağrısı, karın ağrısı ya da kalp rahatsızlığı varsa bu çocuğu özel bir dikkatle tedavi ederiz.Fakat çocuk bize göre "tuhaf " veya terbiysizce davranır ya da yaramazlık yaparsa kısa zamanda sabrımız taşar ve negatif ya da saldırganca bir tavır takınırız. Çoğu zaman davranışın bir hastalık belirtisi olduğu gerçeğini gözden kaçırırız.
Tüm hastalıkların %60 ila 80'i tamamen değilse bile kısmen psikolojik nedenlere dayanır. Bunların çok azı psikolojik bir destek almaktadır. Kendi kendine yardım beceresi kazandırmak hastalıklarla hastalık olmadan önce mücadele etmeyi öğretir.
Peki neden çoğu zaman tedavide istenilen sonuçlar alınmaz ?
Çünkü kişiler değil, belirtiler tedavi edilmektedir.
Çünkü çatışmaların içerikleriyle değil, şekilleriyle ilgilenilmektedir.
Çünkü tedavi ediciler kendi aralarında farklı dillerde konuşmaktadırlar.
Çünkü, hasta ile tedavi ediciler farklı dilleri konuşmaktadırlar.
Bu problemleri çözmek için ne yapılmalıdır ?
Psikoterapi yaygınlaştırılmalı ve gizli bir bilim olduğu şeklindeki alışılmış izlenimden kurtarılmalıdır.
Kendi kendine yardım potansiyeli harekete geçirilmeli ve öğretilmelidir.
Çatışmaları içerik açısından soyut değil, somut olarak görebiliriz.
Özetle yukarıda anlatılmak istenen , pozitif psikoterapi insanın kendi kendine yardım etme potansiyeli olduğuna inanır. Bunun çocuk yetiştirmede çocuklara öğretmenin önemini vurgular. Sadece psikolojik rahatsızlıkların değil, diğer rahatsızlıkların tedavisinde de uygulanabilir olduğunu söyler. Çünkü sağlıklı kişi o sorunsuz olmak anlamına gelmez,sorun ortaya çıktığında sorunlarla baş edebilecek kişidir.
6.4.2012 1 - 10737
|