Acıbadem Maslak Hastanesi Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Kliniği Bölüm Başkanı Prof. Dr. Reyhan Çeliker, hastalığın en sık yük taşıyan eklemlerde yani diz ve kalçada görüldüğünü, kadınlarda daha sık oluştuğunu, genellikle 50 yaş üzerinde belirti verdiğini ve 65 yaşın üstündeki kişilerde sıklığının giderek arttığını belirtiyor.
Genç insanlarda da genetik faktörlere bağlı olarak erken dönemde ortaya çıkabildiğini söylüyor.
Osteoartrit, diz ve kalçanın yanısıra, boyun ve bel omurlarında, el ve ayak eklemlerinde de görülebiliyor. Ağrı başlangıçta hareketle artıp, istirahatle azalırken hastalık ilerledikçe istirahat ağrıları ve gece ağrıları başlıyor.
Diz ekleminde ise yürürken, merdiven inip çıkarken ve çömelirken zorluk yaşanıyor. Gençlerde daha çok dizin ön bölümünde, diz kapağı arkasında aşınma oluyor. Geç dönemde ise şekil bozuklukları ve fonksiyon kaybı ortaya çıkıyor. Ortalama yaşam süresinin uzaması, obezitenin artması ve hareketsiz yaşam biçiminin yaygınlaşması ile osteoartrit sıklığının arttığını ifade ediyor.
Hastalığın tanısında iyi bir fizik muayene ve sorunlu eklemin röntgeninin çekilmesi yeterli oluyor. Ancak Prof. Dr. Reyhan Çeliker, röntgen bulguları ile yakınmaların ve muayene bulgularının her zaman birbiri ile paralel olmadığını, bu nedenle mutlaka bir arada değerlendirilmesi gerektiğini vurguluyor.
Ayrıca dizde menisküs dokusu veya bağ gibi yapılarda da sorun olduğundan şüpheleniliyorsa, manyetik rezonans (MR) gibi daha ilerli incelemeler yapılmasının yararlı olabileceğini belirtiyor.
Kilo Vermek En Önemli Koruyucu Yöntem
Diz ve kalça eklemlerindeki fazladan yükü ve bunun sonucunda oluşacak hasarı önlemede atılacak en önemli adım, kilo vermek. Çünkü vücuda fazladan alınan her bir kilo, diz üzerinde her adımda 4 kiloluk yüklenmeye neden oluyor.
Bu nedenle beslenme uzmanı gözetiminde kilo verilmesi gerekiyor. Hastalığın tedavisinde kilo vermenin başlı başına bir çözüm yarattığına değinen Prof. Çeliker, “Bu konuda yapılmış bilimsel çalışmalarla, kilo vermenin yük taşıyan eklemleri belirgin olarak rahatlattığına ilişkin sonuçlar elde edilmiştir” diyor.
Kilo vermenin dışında fizik tedavi ve rehabilitasyon uzmanlarının gözetiminde, eklemleri korumak amacıyla kas kuvvetlendirme egzersizlerinin yapılması önem taşıyor. Bu amaçla tercih edilen egzersizler eklem hareketi olmaksızın ve ekleme yük bindirmeden kas gücünü arttıran egzersizlerdir.
Tolore edebilen hastalara ağırlık çalışmaları veriliyor. Kuvvetlendirme yanı sıra eklem hareket açıklığını korumak ve dayanıklılığı arttırmak amacıyla da egzersizler öneriliyor. Yüzme ve su içi egzersizler bu hasta grubu için özellikle önerilen aktivitelerdir, ayrıca düz zeminde, düşük tempolu yürüyüşlerden de yararlanılabilir.
20.1.2011 - 4398
|