Neden Tüp Bebek?
Tüp bebek tedavisi uzun yıllardır kullanılan bir yardımcı üreme yöntemidir. Kişilerin normal yolla gebelik sağlayamadığı durumlarda sıkça başvurulan ve genellikle başarılı sonuçlar alınabilen bir yöntem olarak geçer.
Tüp bebek uygulaması; anne adayının yumurtasının baba adayının spermi ile laboratuvar koşullarında döllenerek, anne adayının rahmine aktarılma prensibine dayanır. Erkeğin sperm kalitesi anne yumurtasını döllemek için yetersiz olduğunda, veya kadında görülebilen fizyolojik sorunlar sebebiyle sperm hücrelerinin yumurtaya ulaşamaması durumlarında tüp bebek tedavisi uygulanabilir. Yumurta hücresi, anne adayının rahmine yerleştirilmesi ardından, 14 gün sonra yapılan hamilelik testlerinde sonucun pozitif çıkması gebeliğin gerçekleştiği manası gelirken, negatif çıkması gebeliğin oluşmadığı yani tüp bebeğin tutmadığı anlamına gelmektedir. Birçok farklı sebepten ötürü tüp bebek başarısızlığı meydana gelebilir. Ancak bu, çiftin asla çocuk sahibi olamayacağı manasına gelmez. Tekrarlanan tüp bebek tedavisi ile başarı şansı söz konusudur.
Tüp bebek tedavisine başlamayı kararlaştıran adaylar, aynı zamanda zorlu ve stres dolu bir sürece de başlarlar. Tüp bebek tedavisinde başarıya ulaşma yolları, kısırlık sebeplerinin gelişmiş teknoloji yardımıyla araştırılıp bulunması ve bu problemleri çözmek için gene teknolojik gelişmelerden faydalanmaktan geçer. Genellikle en azından üç kere tüp bebek tedavisi uygulanıp başarı sağlanamamışsa, bu durum tekrarlayan tüp bebek başarısızlığı, diye adlandırılır. Kaliteli embriyo tercihlerine rağmen bazen hamilelik gerçekleşmeyebilir.
Bebek sahibi olmaya karar verip de bunu normal yollarla başaramayan adaylar tüp bebek tedavi yöntemine başvururlar. Bu adayların tedaviye uygunluğu ayrıntılı bir şekilde incelenmelidir. Tüp bebek tedaavilerinin neredeyse %50′lik bir oranı başarısızlıkla neticelenmektedir. Embriyo transferinden 12 gün sonra, hamilelik test sonucunu bekleyen adaylar, hüsran ile karşılaşabilir. Böyle bir durum meydana geldiğinde, adaylar doktorlarından bunun sebebini öğrenmek ister. Ancak anne ve baba adaylarının unutmaması gereken tüp bebek tedavisinin başarı oranının %100 olmadığıdır.
Tekrarlayan Tüp Bebek Başarısızlığına Neden Olan Faktörler Nelerdir?
Tüp bebeğin tutmadığı durumlar için birincil sebepler:
-Hamileliği oluşturacak embriyonun genetik yapısı bozulmuş olması
-Yumurta gelişimini gerçekleştirecek ilaçların düzenli olarak kullanılmaması
-Embriyonun gelişimini gerçekleştiren kültür ortamının yeterli olmaması
-Embriyonun dışını saran zarın kalın olması
-Bu gibi durumların olması, tekrarlayan tüp bebek başarısızlıklarına sebep olabilmektedir.
Tüp bebeğin tutmadığı durumlar için ikincil sebepler:
-Rahim ile ilgili doğumsal bozukluklar
-Rahimde embriyo tutunmasına engel olan miyom adı verilen rahim dokusundan kaynaklanan, çapları genellikle
-1-15 cm arasında değişebilen iyi huylu tümörler
-Embriyonun rahim içine tutunarak büyümesini engelleyen pıhtılaşma
-Daha önce geçirilmiş enfeksiyon hastalıklar sebebiyle meydana gelen yapışıklıklar
-Anne adayında genetik ya da daha sonra ortaya çıkan işlev bozuklukları
-Bu gibi sebeplerden dolayı, tüp bebek tedavisi birden fazla denendiği halde başarılı olunamayabilir.
Tüp bebeğin tutmadığı durumlar için üçüncül sebepler:
-Endometriosis hastalığı denilen çikolata kistleri
-Tüplerde meydana gelen enfeksiyon hastalıkları
-Karın içi ameliyatları ardından oluşum gösterebilen hidrosalpenks bir başka deyişle tüplerin tıkanarak şişmesi
-Tüplerin tıkanması ya da şişme durumları. (tedavi edilebilir olsa da, gebelik oluşumuna engel teşkil edebilir.)
-Bu gibi sebeplerle oluşan hastalıkların tüp bebek uygulaması öncesi tedavi edilmesi gerekmektedir. Tedavi edilmediği şartlarda, tüp bebek girişimleri başarısızlık ile neticelenebilir.
Adaylarda hamileliğin oluşma şansı, kesin değildir. Doğal olarak herhangi bir üreme sorunu olmayan ve yaşamayan adaylar için hamilelik oranı % 20 civarında olmaktadır. Embriyonun anne adayının rahmine yerleştirildikten sonra, sağlıklı bir şekilde tutması için embriyo aktarımının çok sağlıklı ve özenle yapılması gerekir. Tranferin sağlıklı bir şekilde yapılmadığı durumlarda, tutunma söz konusu değildir. Embriyonun bozuk olması da tutunmama için, etken sebepler arasındadır. Miyom, polip, enfeksiyon ve rahim içindeki yabancı madde kalıntıları da embriyonun tutunması için büyük engeller arasındadır. Bozuk tutunmalarda veyahut embriyonun hiç tutunamaması halinde gebeliğin oluşması imkansızdır. Çok nadiren görülen dış gebelik, rahim içine transfer edilmiş olan embriyoların tüplere giderek, orada kalması sonucunda gerçekleşebilir. Bu bir tutunma kusurudur. Başka bir tüp bebek tutmama sebebi ise, eğer uterin sub endometrial damarlanma direnç gösteriyorsa embriyonun tutunması sağlanamaz. Bu problem gözden kaçtığı taktirde, tüp bebek tedavisi için yapılan tüm fedakarlıklar ve emekler boşa gidecektir.
Gebeliğin gerçekleşmesi için, bir çok komplike olay ve aşama yaşanır. Bu sebeple,tüp bebek tedavisinde başarısızlığa uğrayan adaylar, daha geniş bir yelpaze ile incelenmelidir. Embriyonun rahim içinde tutunabilmesi ve bu tutunmanın sağlıklı olabilmesi için rahim kasılma fonksiyonlarının yukarı doğru olması tutunma için koşuldur. Yukarı doğru olmuyorsa, embriyo tutunması gereken yerin dışına çıkabilir. Embriyonun tutunabilmesi için yaklaşık 40 tane değişkenden etkilenip, ona göre gerçekleşmektedir.
Tekrarlayan Tüp Bebek Başarısızlıklarında Neler Yapılabilir?
Tüp bebek başarısızlıklarına sebep olan birçok faktör bulunmaktadır. Bu sebeple tedaviye başlayan anne ve baba adayları bir bütün olarak ele alınmalıdır. Başarısızlığa sebep olabilecek etkenler ayrıntılı bir biçimde incelenmeli, yeni bir tedaviye başlanmadan önce bu etkenler ayrıntılı ve titiz bir şekilde değerlendirilmelidir. "Başarısız tüp bebek sonrası yeniden denemeler" başlıklı yazımda bu konuya geniş yer verdim.
İlk olarak anne ve baba adayının hamileliğin gerçekleşmesi engelleyebilecek genetik ya da sistemik hastalıklarının olup olmadığına bakılmalıdır. Bunun için öncelikle kromozom değerlendirmeleri, genetik pıhtılaşma etkenleri ve immunolojik araştırmaları gereklidir. Şayet anne ve baba adaylarından herhangi birinde kromozomal sorun mevcut ise tüp bebek uygulaması ardından elde edilen embriyolara, transfer için seçilmeden önce, preimplantasyon genetik tarama testleri uygulanmalıdır. Burada tercih edilen normal yapıya sahip embriyolar transfer edilmelidir. Embriyo kalitesinin yükseltilmesinde, uygun stimulasyon protokollerinin tercihi kaliteli yumurta elde etmek için en önemli etkenlerden biridir. Kaliteli sperm tercihinde yüksek mikroskopik büyütme tekniği olan IMSI yönteminin tercih edilmesi elde edilen embriyo kalitesi için avataj sağlayacak, gebeliğin oluşumu için fayda sağlayacaktır.
Rahim içi bozuklukların önceden teşhis edilmesi gerekir. Histeroskopi ya da laparoskopi gibi yöntemlerle bu gibi sorunların giderilmesi gerekmektedir. Yeni bir tüp bebek tedavisine başlanmadan yapılacaklar listesinde bunlar bulunmaktadır. Embriyonun gelişimi için uygun ortam sağlamak asıl koşuldur. Bu koşul sağlanamıyor ise tedavinin ne kadar iyi yapıldığı önemli olmadan gebeliğin gerçekleşmesi olmayacaktır.
25.2.2014 - 13868
|