Yüz hareketlerini yapabilmek için yüz bölgesindeki sinirlere beyinden komut gelmesi gerekir. Eğer bu sinirlerde herhangi bir sorun yaşanırsa yüz felci gelişebilir. Yüz felci, kulak arkasındaki kemiğin (temporal kemik) içinden geçen yüz sinirinin (fasial sinir) etrafında ödem veya enflamasyon olması sonucunda oluşur. Yüz felci için yaş ve cinsiyet farkı yoktur, her kişide görülebilir. Özellikle soğuk ve rüzgarlı havalar bu hastalığa zemin hazırlayabilir. Hasta soğuk sebebiyle istemsizce kendini kasabilir veya korunmasız olarak dışarıya çıkabilir. Bu nedenle kış aylarında yüz felcinde artışlar gözlemlenir. Yapılan araştırmalarda da yüz felcinin en büyük nedenlerinden birinin soğuk hava olduğu belirlenmiştir.
Her kişide aynı derecede kendini belli etmeyebilir
Yüz felci olan bir hastada en belirgin bulgu yüzdeki kasların çalışmaması, kulak arkasında beliren ağrı ve uğultudur. Yüz felci her kişide aynı derecede kendini belli etmeyebilir. Bazı hastalarda hafif derecede olabilir. Bu tip hastalarda kişinin yüzünün bir tarafındaki mimik ve kaslarda hareketsizlik olur. Hasta aynı taraftaki gözünü kapatamaz, dudağı sağlam tarafa kayar, ıslık çalmakta zorlanır ve salgılar gözlemlenir. Yüz felci olan bölgede, dilin yarısında tat duyusu da kaybolabilir. Hastalığın daha ağır seyrettiği durumlarda ise; yeme ve içmede zorlanma, konuşmada bozukluk, aşırı sese duyarlı olma, gözyaşında ve tükürük salgısında belirgin derecede artmalar görülebilir. Ayrıca istemsizce göz kapamak-kırpmak, kaşları oynatmak da diğer belirtilerdir.
Romatizmal hastalığı olanlar daha çok etkileniyor
Soğuk ve nemli havalarda insan vücudunda genel bir enflamasyon olabilir. Soğuk havayla birlikte rüzgar da yüzdeki sinirlerde gerilme ve kasılmalara yol açabilir. Hissizleşme sonucu da yüz bölgesi ve cilt elastikiyetini kaybederek savunmasız kalabilir. Romatizmal hastalıkları olan kişiler, genellikle soğuk ve nemli havalarda daha fazla rahatsızlık hissederler. Bu nedenle yüz felcine çoğunlukla böyle havalarda daha fazla rastlanabiliyor.
Yüz bölgesi haricinde kulakta korunmalı
Yüz felci bazen, kulak-boğaz enfeksiyonlarından sonra ya da soğuk ve rüzgara maruz kalınan tarafta da oluşabilir. Soğuk, kulağın arkasındaki kemiğin içinde bir ödem yani sıvı birikmesine ve iltihaplanmaya sebep olur. Bu durumda aynı tarafta yüz felci ile sonuçlanabilir. Toplumuzda yüz felcine en sık rastlanma sebebi de kulakta oluşan bu iltihaplanmadır. Bu duruma bell paralizisi adı verilir. Ani sıcak-soğuk hava değişimleri ve nem de yüz felcini tetikleyebilir. Aşırı sıcak bir ortamdan soğuk bir alana çıkıldığında yüz bu durumdan olumsuz etkilenebilir. Bu sebeple yüz bölgesini korumak oldukça önem taşır.
Yüz felcinden korunabilmek için sadece yüz bölgesini değil, kulağın arkasındaki kemiği de korumak gerekir. Çünkü bu kemiğin içinde oluşan ödem sebebiyle yüz felci oluşur. Soğuk havalarda kalın giyinerek, kaşkol veya eldiven takarak beden korunabilir ancak yüz bölgesi için bu durum daha farklıdır. Yüz bölgesi direk olarak havayla temas ettiğinden dışarıdan gelen herhangi bir müdahaleye karşı daha hassastır. Bu nedenle yüz felci en çok soğuk havayı sever ve kendini iyi koruyamayan kişileri seçer.
Islak saçla dışarıya çıkmayın
Kış aylarında soğuğun fazla hissedildiği saatlerde dışarıya mümkün olduğunca çıkmamak gerekir. Yüzün direk olarak rüzgar veya cereyanda kalmamasına özen gösterilmelidir. Ayrıca banyo sonrası hemen dışarı çıkılmamalıdır. Özellikle saçlar ıslak bırakılmamalı ve iyice kuruduğundan emin olunmalıdır. Aşırı soğuk hava ve rüzgardan korunabilmek için kar maskesi, bere gibi aksesuarlar kullanılmalı ya da kapşonlu montlar tercih edilmelidir. Kaşkol veya atkıyla boyun ve yüz bölgesinin büyük bir kısmı da korunmalıdır.
Yüz felci hızlı ilerler
Yüz felcinin seyri (prognoz) genellikle çok iyidir. Ancak yüz felci hızlıca ilerler. Birkaç saat veya gün içerisinde dahi maksimum seviyeye ulaşabilir. Yüz felcinde ilk 3 gün en önemli dönemdir. Her hastalıkta olduğu gibi yüz felcinde de erken teşhis ve tedavi önem taşır. Bu nedenle yüz felci belirtileri yaşayan bir hastanın vakit kaybetmeden nöroloji uzmanına başvurması gerekir. Hastaların yüzde 80'i cerrahi tedaviye ihtiyaç duyulmadan bir kaç gün veya 1 hafta içinde tamamen iyileşme gösterir. Ancak hastanın mevcut olan başka bir rahatsızlığı varsa bu durum da göz önünde bulundurulmalıdır. Yüz kasları için yapılan masaj ve egzersizler tedaviyi büyük ölçüde hızlandırır.
Halk arasında yüz felci olan bir hastaya genellikle sakız çiğnemesi önerilir. Oysa bu rahatsızlıkta yüzün mimik kasları etkilenir, çiğneme kasları sağlamdır. Yani sakız çiğneyerek çiğneme kaslarımızın egzersizini yapmış oluyoruz. Dolayısıyla yüz felcinde sakız çiğnemenin bir anlamı yoktur. Ayrıca yüz felci nadir de olsa tekrar edebilir. Bu oran yaklaşık olarak yüzde 5 ile 10 civarındadır. Tabi bu durumun oluşabilmesi için altta yatan başka bir hastalık veya risk faktörünün olup olmadığı tespit edilmelidir.
Araçta cam açık gitmek, terli olmak sakıncalı
Araçta cam açıkken seyahat etmek ya da araç kullanmak yüz felcine zemin hazırlayabilir. Özellikle terliyken yüzün direk olarak rüzgar ve cereyan ile temas etmesi bu durumu kolaylaştırır. Aynı risk araç içinde klima açıkken seyahat ederken de geçerlidir. Uzun süre soğuk havaya maruz kalmak yüz felci riskini artırabilir. Bu nedenle araba camları uzun süre açık bırakılmamalı, klima açılacaksa da yüz bölgesine yönlendirilmemelidir. Ayrıca aşırı soğuk havalarda kulakları ve kulak arkasındaki kemiği korumak da çok önemlidir.
Kimler risk altında?
Yüz felcinde soğuk hava haricinde hastanın yaşı da oldukça önemlidir. Bu sebeple yüz felci genellikle çocuklarda daha az rastlanır. Daha önceden yüz felci geçirenler, kulak enfeksiyonu olanlar, bağışıklık sistemi baskılananlar ve ameliyat gibi büyük bir operasyon geçirmiş olan kişiler daha fazla dikkatli olmaları gerekir. Bunların haricinde diyabet hastaları, gebeliğinin son 3 ayında olan hamileler, yaşlılar ve kronik hastalığı olanlar risk grubundadır. Ayrıca stres, depresyon, düzenli beslenememe ve uyku problemleri de yüz felcine yakalanma oranını yükseltir.
19.11.2014 - 15826
|