|
Mevsim ayırt etmeksizin yaz kış devam eden aşırı terleme (hiperhidroz) toplumda her 100 kişiden 2 – 3’ünde görülen bir rahatsızlık. Genellikle çocukluk veya ergenlik çağında başlayan aşırı terleme sıcaklık artışına göre, stres veya kaygı durumlarında artış gösterir. Kişiye hem fiziksel, hem de ruhsal olarak rahatsızlık veren aşırı terleme (hiperhidroz) hastalarının yüzde 30 – 35’inde genetik kaynaklıdır.
Vücudun her yerinde bulunan ekrin ter bezlerinin aşırı çalışmasına bağlıdır.
Erişkin bir kişide terbezi sayısı toplam 2 – 5 milyon arasında değişir. Bu bezler en yoğun şekilde avuç içleri, ayak tabanı ve koltuk altında gruplar halinde bulunur. Örneğin el ve ayakta 600/cm², sırtta 108/cm², kolda 180/cm² gibi. Hiperhidroz vücudun belirli bölümlerinin daha fazla etkilendiği durumdur ve kişinin hem özel, hem de profesyonel iş yaşamında ciddi sosyal problemlere yol açar.
Yoğun ter aynı zamanda ciltte ciddi tahrişlere ve buna paralel olarak gelişen mikrobik enfeksiyonlara, mantar enfeksiyonlarına yol açabilir. Su ve elektrolit dengesinde bozukluk da yine aşırı terlemenin sonucu olarak karşılaştığımız bir durumdur. Yaşam kalitesinde ciddi negatif etkiler yaratmaktadır.
1- Yaşam şekli değişikliği (tuz ve baharatı azaltmak, pamuklu kıyafetler giymek.)
2- Topikal artiperspirant metal tozları (sık uygulama gerektirir ve ciltte iritasyon yaratabilir.)
3- Sistemik antikolinerjik ilaçlar (kabızlık, görme bulanıklığı gibi yan etkileri neden dolayı sınırlı kullanımı vardır.)
4- İontoforez (haftada 2 yada daha fazla tedavi gerekmektedir El ve ayak tabanında kullanılabilir. Uygulanırlığı pratik değildir.)
5- Cerrahi ( genel anestezi gerektirir. Axiller hiperhidroz için bir seçenektir. Ciltte skar bırakır.)
6- Botox etkili (etkisi ilk hafta görülmeye başlar ve 4 – 7 ay sürer ) önemli bir yan etkisi yoktur. Güvenli bir yöntemdir. (Yan etki olarak küçük geçici hematomlar, kollarda güçsüzlük olabilir. Bu etkileri tedavi gerektirmez ve kalıcı değildir.)
3.8.2010 1 - 1730
|