|
1 ) Mikroenjeksiyon (ICSI) nedir?
Mikroenjeksiyon, sperm veya yumurtaları iyi durumda olmayan ve kısırlık tedavisi gören çiftlere uygulanan, spermin yumurtanın içerisine direkt olarak enjekte edilmesi ile embriyonun meydana gelmesi için çalışılan tüp bebek tedavi yöntemidir.
2 ) Mikroenjeksiyon nasıl uygulanır?
Mikroenjeksiyon yönteminin, anne ve baba adaylarına yapılabilmesi için, menide bulunan en kaliteli sperm tercih edilir. Sperm hücresinin hareketsizleştirilen kuyruğu çok duyarlı olan mikroskopik enjektörlerin desteği ile alınır. Alınan bu sperm, yeniden enjektör yardımı ile yumurta hücresinin içerisine nakil edilir. Bu uygulama gerçekleştirilmeden önce, yumurtanın etrafında yer alan hücreler bir bir temizlenmektedir.
Olgun yumurta metafaz 2 aşamalı olarak gerçekleştirilir. Metafaz 2 aşamasında olan yumurta hücresi tercih edilerek döllenme olayı başarılı bir şekilde gerçekleştirilir.
3 ) Mikro enjeksiyon yöntemi sayesinde döllenme kesin olarak gerçekleşir mi?
Mikroenjeksiyon yönteminde sperm mikroskopik yöntemler sayesinde, zor da olsa yumurta hücresinin içerisine yerleştirildiği halde, her mikro enjeksiyon tedavisi uygulanan hastada döllenme kesin bir şekilde gerçekleşecek diye bir kural bulunmamaktadır. Sperm ve oosit, yani yumurtanın kalitesi döllenmeden sağlanacak olan başarıyı, ciddi anlamda etkileyen faktörlerdendir. Bu sebepten dolayı da, daha kaliteli spermleri tercih edebilmek amacı ile yeni yöntemler geliştirilmeye çalışır. Bu geliştirilmeye çalışan yöntemlerden birisi de IMSI yöntemidir. Sperm kalitesini belirleyen en önemli faktörlerden bir diğeri de, embriyoloji uzmanının (embriyolog) bu konuda deneyiminin ne düzeyde olduğudur.
4 ) Mikroenjeksiyon ile tüp bebek yönteminin arasında bir fark var mıdır?
Klasik normal tüp bebek uygulaması, farklı bir deyiş ile IVF yönteminde çok fazla miktarda sperm hücresi, laboratuvar içerisinde anne adayının bir yumurta hücresinin etrafına bırakılır. Bu spermlerden sadece bir tanesi, kendi kendine yumurta hücresini dölleme özelliğini başarılı bir şekilde gerçekleştirir. Burada ortaya çıkan döllenme, normal yollar ile gerçekleşen hamileliklerde spermin yumurta hücresini döllemesine benzemektedir. Sadece bu döllenme, anne adayının genital organlarında değil, laboratuvar ortamı içerisinde de gerçekleştirilir.
5 ) Hangi hastalar mikroenjeksiyon (ICSI) yöntemi için uygun olarak kabul edilir?
- Spermi gerekli miktarda olmayan kişiler,
- azoospermi,
- mikro TESE ile sperm sağlanması mümkün olan kişiler
- Sperm şeklinde, morfolojisinde gelişmiş aşamada yani %95'ten daha çok bozukluğu bulunan hastalar
- Kısırlığın ortaya çıkma sebeplerinden biri olan antisperm antikorlar düşünülen kişiler
- Daha önce klasik tüp bebek tedavisi yöntemi ile başarı sağlanamamış olan kişiler
- Preimplantasyon genetik tanı (PGD) uygulanacak hastalar
- Sebebi henüz bilinemeyen kısırlık problemi ile karşı karşıya kalan kişiler de mikro enjeksiyon yöntemi uygulanabilmektedir.
6 ) Mikroenjeksiyon yönteminin avantajları nelerdir?
Mikroenjeksiyon yönemi ile döllenmenin (fertilizasyon) meydana gelme olasılığı, oldukça yüksektir. Bütün bunların yanı sıra sperm miktarı ve kalitesi yeterli olmayan baba adaylarında, normal tüp bebek yöntemi aracılığı ile döllenmenin gerçekleşmesi oldukça zordur. Bu zorluk, azo spermi gibi durumlarda hiçbir şekilde gerçekleşememektedir. Bu duruma sahip olan kişilerde, mikroenjeksiyon yöntemi ile beraber döllenme elde edilebilir. Bunun sebebi ise, mikroenjeksiyon yönteminde tek bir sperm bile döllenmenin gerçekleşmesi için yeterli olacaktır. Azo spermi hastalarında, menide hiç sperm bulunamamasına rağmen, testisten Mikro TESE gibi yöntemler sayesinde, bir iki adet sperm hücresi sağlanabilmektedir. Mikroenjeksiyon yöntemi ile de döllenme elde edilebilir.
24.8.2015 - 18598
|