Sosyal ortamlarda bulaşıcılığın yüksek olmasından dolayı her geçen gün sigara tüketicisinin sayısında artış görülüyor.
|
|
|
|
|
|
Düzce Üniversitesi (DÜ) Göğüs Hastalıkları Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ali Nihat Annakkaya, sigarayla mücadelenin bugüne kadar içmeyenleri korumak merkezli yürütüldüğünü, sosyal ortamlarda bulaşıcılığın artması nedeniyle sigara içenleri bıraktırma yolunun tercih edilmesi gerektiğini söyledi.
Annakkaya, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Türkiye'nin tütün tüketiminde dünya genelinde üst sıralarda yer aldığını, "sigaranın zararlar " denildiğinde çoğu insanın aklına öncelikle göğüs hastalıklarının geldiğini ancak sigaranın akciğerden çok, kalp damar hastalıklarına neden olduğunu anlattı. Dünya genelinde can kayıplarıyla neticelenen hastalıklarda birinci sırada kalp krizlerinin geldiğine dikkati çeken Annakkaya, "Kalp krizlerinin başlıca sorumlusu sigaradır. Listenin ikinci sırasında bulunan inmelerin ardından yine üç ve dördüncü sıralarda sigaraya bağlı akciğer kanserleri, KOAH ve beşinci sırasında yine sigaradan kaynaklı zatürreler yer almaktadır. Can kayıplarının başlıca sorumlusu beş hastalığın oluşmasında sigaranın büyük payı bulunuyor " ifadesini kullandı.
Ülkemizde sigaraya çok küçük yaşlarda başlanıyor
Sigarayla mücadelede sigaraya başlatmamak değil, bıraktırma yönteminin daha etkili olacağını savunan Annakkaya, "Bugüne kadar sigarayla mücadele, içmeyenleri başlatmama şeklinde yürütüldü ancak sosyal ortamlarda bulaşıcılığın yüksek olmasından dolayı her geçen gün sigara tüketicisinin sayısında artış görülmekte. Bunun önüne geçebilmek için de içenleri bıraktırma yoluna gidilmesi gerekiyor. Tütün kontrolü müdahalesi ile bir kişinin bile sigarayı bırakması, yüzlerce kişinin sigaraya başlamasının önüne geçecektir " diye konuştu. Elektronik sigaraların bağımlılığı ortadan kaldırmadığı gibi özentiye neden olduğuna işaret eden Annakkaya, "Cihazın kullanımı esnasında kimyasal yanma meydana gelmiyor, bu nedenle halkımız elektronik sigaraları zararsız buluyor ancak sigara bağımlılığını ortadan kaldırmadığı gibi özenti ve görme yoluyla da bulaşıcılığını arttırıyor. Bununla beraber, cihazda kullanılan sıvı nikotin sigaraya nazaran maliyetli olduğundan hasta bir süre sonra tekrar sigaraya dönüyor " şeklinde konuştu.
ALO 171'in önemi artıyor
Annakkaya, "Alo 171 Sigara Bırakma Danışma Hattı "nı vatandaşları doğru yönlendirmesi açısından olumlu bulduğunu, bu hattın yanı sıra ek mücadele yöntemlerinin geliştirilmesi gerektiğini belirtti. Tütün ürünlerinin fiyatlarına yönelik fiyat düzenlemelerinin tüketimi azalttığını anlatan Annakkaya, "Tütün tüketimi, halk sağlığı konusudur. Sigarayla mücadele sadece polikliniklere bırakılmamalıdır " dedi.
27.2.2014 - 13892
|
|