Sağlık Bakanlığı Covid-19 Bilim Kurulu üyesi ve Eskişehir Osmangazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Halk Sağlığı Anabilim Dalı öğretim üyesi Prof. Dr. Selma Metintaş, koronavirüs pandemisiyle ilgili değerlendirmelerde bulundu.
|
|
|
|
|
|
Yaklaşık 7.5 milyon kişinin hastalığa yakalandığını, 400 binden fazla kişinin hayatını kaybettiğini ifade eden Prof. Dr. Metintaş, delta varyantına dikkat çekerek,şunları söyledi:
"Delta varyantı 5-8 kişiyi enfekte etmektedir. Daha çabuk ve daha kolay bulaşma özelliği taşımaktadır. Delta varyantının orijinal virüsten en önemli farkı insan hücrelerine bağlanabilme kapasitenin artmış olmasıdır. Bu değişim sayesinde delta varyantı önceki haline göre çok daha bulaşıcı bir biçime dönüşmüş ve su çiçeği kadar bulaşıcı bir karakter kazanmıştır. Delta varyantı ile hastalanan kişilerin ilk yakınmaları orijinal virüsten farklı olarak öksürük ve koku kaybından ziyade burun akıntısı, boğaz ve baş ağrısı ile olmaktadır. Şu anda her gün yaklaşık 200'e yakın kişiyi Covid-19 nedeniyle kaybediyoruz. Kaybettiğimiz insanların çoğu ya hiç aşılanmamış ya da aşılarını tamamlamamış kişilerdir. Sağlık Bakanlığı'nın önerdiği aşı uygulamalarına ne kadar çok uyum olursa delta varyantının yol açtığı ölümler de o oranda azalacaktır. Zaten araştırmalar aşılanmamış kişilerde delta varyantının daha ağır hastalığa yol açtığını göstermektedir. Şu ana kadar yapılan çalışmalar, aşıların tüm varyantlara karşı halen koruyucu olduğunu göstermektedir. Henüz aşıların etkisiz olduğu bir varyant gelişmemiştir."
TEK DOZ AŞI KORUR MU?
Bir doz aşının koronavirüs salgını için gerekli korumayı sağlamadığını kaydeden Prof. Dr. Metintaş, şunları söyledi:
"Türkiye'de kullanılan aşıların tümü 2 doz ile etkin biçimde koruma sağlamaktadır. Bunun tek istisnası daha önceden hastalık geçirmiş olmaktır. Şu an Biontech aşısı için 2, Sinovac aşısı için 3 doz önerisi geçerlidir. Aşı olan bireyler hastalık geçirebilir. Çünkü halen kullanımdaki aşılar hastalığın hafif biçimde geçirilmesini tam olarak önleyememektedirler. Tam koruyuculuk ikinci dozdan 14 gün sonra başlayabilmektedir. Ayrıca hangi aşı uygulanmış olursa olsun maskenin ağız ve burnu örtecek biçimde takılması Covid-19'un geçirilmesini ve hastalığın başka kişilere bulaşmasını çok etkin biçimde engeller. Aşı olmuş kişilerin hastalığı başkalarına bulaştırma gücü ve süresi aşı olmamış kişilerle aynı değildir. Aşılanmış kişiler aşılanmamış kişilere göre hem daha az virüs taşırlar hem de daha kısa süre bulaştırıcıdırlar. Çalışmalar bu iki nedenden dolayı toplum genelinde hastalığı yayan kişilerin ağırlıkla aşılanmamış kişiler olduğunu ortaya koymaktadır."
YÜZ YÜZE EĞİTİM
Eğitimin yüz yüze yapılmasının koronavirüs salgını için bir risk oluşturduğunu ifade Prof. Dr. Metintaş, okulların bir an önce açılması gerektiğini, tüm öğretmen ve öğrencilerin de aşı olması gerektiğini söyledi. Uzaktan eğitimin eğitimi olumsuz etkilediğini savunan Prof. Dr. Metintaş, okullarda tam olarak güvenli koşulları sağlamanın mümkün olduğunu belirterek, şöyle devam etti:
"Çocuklarımızın uzaktan eğitimden olumsuz etkilendiği ve uzaktan eğitimin sürdürülebilir olmadığı gözlenmektedir. Orta ve düşük sosyoekonomik kesimlerin yaşama tutunabilme şansı uzaktan eğitimle kaybedilmektedir. Bundan dolayı bilimin şu an bize söylediği doğrulara uyarak bir an önce okulları açmalıyız. Tüm öğretmen, okul çalışanları ve öğrencilerle aynı hanede yaşayan bireylerin aşılarını hiç beklemeden yaptırmaları gerekmektedir. Bunun için zamanla yarışıyoruz, biliyoruz ki iki aşının üzerinden 14 gün geçtikten sonra koruyuculuk başlayacaktır. Toplumun her bireyi okulların yüz yüze eğitime dönebilmesi için çaba göstermelidir. Sağlık Bakanlığı'nın önerdiği şekilde aşılarını hemen tamamlamalıdır. Kalabalıklardan uzak durulmalı, 'Maske, mesafe, hijyen, havalandırma' kurallarına uyulmalıdır. Koronavirüs belirtileri gösteren bireyler hemen sağlık kuruluşlarına başvurmalı test yaptırmalı ve sonuç çıkana kadar başka bireylere bulaştırmamak için kendini uzak tutmalıdır."
24.8.2021 - 55694
|
|