Yumurtalık ve Over Kistlerin Oluşumları
Yumurtalıklar, rahmin her iki yanında fallop tüpleriyle yakın temasta bulunurlar. Kadın genital organları; östrojen, progesteron (kadınlık hormonları) ve az miktarda testosteron (erkeklik hormonu) üreten yapılardır.
Yumurtalıklar; ergenlik öncesi dönemde herhangi bir hormonal salgı işlevi göstermezken, ergenlik döneminden itibaren menopoza kadar çeşitli hormonlar üreterek, kadının düzenli olarak adet kanaması görmesini sağlarlar.
Yumurtalıkların temel görevi her ay, yapılarında yer alan yumurta hücresini olgunlaştırmak ve olgunlaşma gerçekleştikten sonra bu hücreyi yumurtlama adı verilen işlevle muhtemel bir döllenmenin gerçekleşeceği fallop tüpü içine vermektir.
Yumurtalık dokusunda her ay devam eden bu döngü, dokuda yumurta hücreleri tükendiğinde ortadan kalkar. Döngü ve böylece adet kanamaları ortadan kalktığında kadın menopoz evresine geçiş yapmıştır.
Kist Nedir?
Kısaca tanımlamak gerekirse kist, ‘içi sıvı dolu kesecik’lere verilen genel isimdir. Kistler çevre dokulardan sahip oldukları ve ‘kist duvarı’ denilen bir zar ile ayrılırlar. Yumurtalık kistleri tıbbi literatürde ‘over kistleri’ olarak adlandırılır.
Yumurtalık kistlerine üreme (doğurganlık) çağındaki kadınlarda sık rastlanır ve bu kistlerin çoğu selim tabiatlı, herhangi bir tedavi gerektirmeden kendiliğinden kaybolan oluşumlardır.
Çoğu over kist iyi huyludur ve genellikle 20-44 yaş arası kadınlarda görülür. Özellikle muayene ve ultrasonda elde edilen bulgular, ayrıca bazı kan tahlilleri ayırıcı tanıda bize yardımcı olur. Kistler her zaman infertilite (kısırlık) nedeni değildir. Ancak eğer oluşum sebepleri hormonal düzensizlik ise infertilite görülebilir.
Kistler iyi huylu (selim) ve kanseröz (neoplastik) kistler olarak basitçe ikiye ayrılabilir.
1- İşlevsel Kistler
Folikül Kistleri: Yumurtlama sürecinde oluşan folikül adı verilen keseciğin aşırı büyümesiyle ortaya çıkarlar. Bu kistlerin çoğu 5 cm veya daha ufak çaptadır ve genellikle belirti vermezler.
Folikül kistleri 1 – 3 adet döngüsü sonrasında kendiliğinden veya bu tür kistlerin varlığında doktor tarafından sıklıkla verilen doğum kontrol haplarının yardımıyla büzülerek kaybolurlar
Corpus Luteum Kistleri: Folikül kistlerin aksine bu tür kistler genellikle ağrılıdırlar. Normalde belli bir süre sonunda ortadan kalkması gereken sarı cismin progesteron hormonu salgısına devam etmesiyle adet kanamasının gecikmesine neden olabilirler.
2- Fonksiyonel (İşlevsel) Kistler
1. Endometrioma ( Çikolata Kisti ): Endometriozis adı verilen durum yumurtalıklar içinde oluştuğunda burada içi koyu kahverengi, eskimiş kan dolu, sıvı çikolatayı andıran görünümde bir sıvı içeren kistlik oluşumlar meydana gelebilir.
2. Polikistik Over Hastalığı (PKO): Burada tek büyük bir kist değil çok sayıda ve milimetrik boyutlarda kistin yumurtalık içerisinde bulunması söz konusudur.
3. Dermoid Kist (Teratom): Yumurtlama işleviyle ilgisi olmayan bir kist türüdür. İçi vücudun çeşitli dokularıyla dolu olabilir. Kistin içinde en sık cilt ve kıl yapıları görülmekle beraber, bazen diş dokusu bile görülebilir. Bu tür kistler ultrasonografide nispeten kolay tanınırlar.
4. Kistadenom: Yumurtalık dokusunu dıştan saran yüzey tabakasından gelişen iyi huylu tümöral yapılardır.
Yumurtalıklarda yukarıda anlatılanların dışında çok daha farklı bir türde selim tabiatlı olan kistik veya solid (içi sıvı dışında bir maddeden oluşan kitle) yapılar bulunabilir. Bunlar arasında en önemlileri hormon salgılayarak, salgıladıkları hormonların etkisiyle belirtilere neden olan kistler ve bazen dev boyutlara ulaşabilen ‘müsinöz’ tipte kistlerdir.
Yumurtalıklarda ultrasonografide hem de solid görünüm arz edebilen ve çok çeşitli nedenlerle geçirilmiş enfeksiyonlara bağlı oluşan apseler görülebilir. Dış gebelik bazen yumurtalıklardan birinin yakınında bir kitle görünümü arz edebilir. Bu durumda genellikle adet gecikmesi ve ağrı söz konusu olur.
Dış Gebelik: Yumurtalıklara yakın komşulukta yer alan Fallop tüplerinin içlerinin geçirilmiş enfeksiyonlara bağlı şişmesiyle oluşan kitleler ultrasonografide yumurtalık kisti izlenimi verebilir. Geçirilmiş jinekolojik ve diğer karın ameliyatlarında oluşan yapışıklıkların içinde sıvı birikmesi de bazen kist izlenimi verebilir.
Gebelik Döneminde Yumurtalık Kistleri: Gebelik oluşturmak için uygulanan yumurtlamayı sağlayıcı tedavilerde bir yan etki olarak yumurtalıklarda büyüme ve çok fazla sayıda kist oluşumu söz konusu olabilir. Yumurtalık kistleri söz konusu olduğunda hastanın yaşı, kistin büyüklüğü ve ultrasonografide görülen iç yapısı, tek veya çift taraflı olması gibi değişkenlere göre bazen çok geri planda, bazen ise ön planda yumurtalık kanseri de doktorun ayırıcı tanısında yer alır.
Belirtileri; Yumurtalıklar; diğer organlara göre belirti verme açısından daha fakirdirler, çoğu kez bir şikayet yaratmazlar ve rutin kontroller esnasında fark edilirler. En sık verdikleri belirti; adet düzensizlikleri, karında şişlik, karın ağrısı, sindirim sistemi bozuklukları ve idrar yolu şikayetleri gibi özgün olmayan belirtilerdir. Çok fazla büyümeyen bir yumurtalık kisti karın boşluğu içerisinde kendine rahatlıkla yer bulabileceği için şişlik yapmaz. Benzer şekilde hormon salgısı yapmayan kistler de adet düzensizliği yaratmaz.
Yumurtalık Kistlerinde Nadir Olarak Ağrı Görülür!
Eğer ağrı varsa bu kitlenin iltihaplandığını ya da endometriozis olabileceğini gösterir. Nadiren kistlerin kendi etrafında dönmesi ( torsiyon ) ya da patlaması (rüptür) şiddetli ağrı ve akut karın tablosuna yol açabilir. Kistler mesaneye baskı yaparak sık idrara çıkma, rektuma bası yaparak da kabızlığa ya da dışkı yaparken ağrıya neden olabilirler. Akılda tutulması gereken nokta kistlerin çok farklı türlerinin olduğu ve yarattığı şikayetlerin kistin türüne bağlı olabileceğidir. Yumurtalık kistleri nispeten sık görülen oluşumlardır. Büyük çoğunluğu kadında hiçbir belirti vermez ve başka bir nedenle yapılan jinekolojik muayene esnasında tesadüfen saptanır.
Kistler Belirtisi Olduğundan Şüphelenilen Şikayetler?
1-Kasıklarda veya kasıklardan birinde ağrı.
2-Karnın alt kısmında dolgunluk ve basınç hissi.
3-İlişki esnasında ağrı.
4-Adet düzensizliği veya adetlerin olağandan daha ağrılı olması, adet görememe.
5-Çok büyük boyutlu kistlerde karında şişme veya ele kitle gelmesi.
6-Göğüslerde dolgunluk.
Kist Tanısı Nasıl Konulur?
Genelde rutin muayene ya da başka sebepten dolayı yapılan muayene ve ultrasonografide saptanırlar. Muayenede hastanın yaşı, kitlenin büyüklüğü, şekli, saf kist ya da solid yapıda oluşu, etrafa yapışık olup olmadığı, hassasiyet olup olmadığı önemlidir.
Tedavi: Yukarıda anlatılan tanı yöntemleri kistin varlığını kesin olarak ortaya koyar, yapısını ancak tahminen belirleyebilir. Kesin tanı kistin laporoskopi ( kapalı ameliyat ) veya laparotomi ( açık ameliyat ) adı verilen yöntemle çıkarılması ve patoloji uzmanı tarafından incelenmesiyle konulabilir.
Kistlerin Tümü Ameliyat Gerektirmez!
Bir kistin ameliyatla çıkarılmasını gerektiren durumlar şu şekilde özetlenebilir;
Kistin şiddetli belirtilere neden olması veya tedaviye ( doğum kontrol hapı ) cevap vermemesi
Kistin torsiyon olma veya yırtılma ( patlama ) riskinin yüksek olması
Kistin bir yumurtalık kansetri olduğundan şüphelenilmesi.
Mutlaka Doktora Başvurun!
Yumurtalık kistleri uzun vadeli olarak şiddetli belirtilere neden olduklarında önceden gerekli incelemeler yapıldıktan sonra, planlı bir zamanda ameliyat edilirler.
Torsiyon veya yırtılma gerçekleştiğinde acilen ameliyat edilirler.
Yumurtalık kistlerinin boyutları arttıkça içlerindeki basınç artar ve kendi etraflarında dönerek kendilerini boğmaları veya yırtılma riskleri artar.
Boğulma ve yırtılma durumlarında genellikle oldukça hazırsız bir zamanda ve optimal olmayan acil şartlarda ameliyat gerçekleşir. Bu, yumurtalığın kaybedilme riskini arttıran ve ameliyatın laparoskopi ile yapılma şansını belirgin olarak azaltan bir durumdur.
Bu nedenle büyük kistlerde (genellikle 5 cm üzerindeki kistlerde) henüz bu tür durumlar gerçekleşmeden ameliyat edilmesi tercih edilir.
Özellikle çok genç kızlarda ve menopoza yakın dönmede veya menopoza girmiş kadınlarda var olan kistler doktor için oldukça rahatsız edicidir. Bu tür durumlarda ultrasonografi ve diğer görüntüleme yöntemleri ve tümör belirteçleri bir kanseri düşündürmese dahi, kesin tanının konulması için doktor genellikle ameliyat önerir. Yine herhengi bir kadında ultrasonografide ve diğer görüntüleme yöntemlerinde kistin içinde sıvı dışında solid bir komponentin de bulunması veya tümör belirteçlerinde yükselme saptanması durumunda genellikle ameliyat önerilir.
Yumurtalık kistlerini önlemek mümkün mü?
Yumurtalık kistleri yumurtalıklarda her ay düzenli olarak folikül adı verilen ve normal yumurtlama sürecinin bir parçası olan yapıların görüldüğü üreme çağında sıklıkla ortaya çıkar ve bu nedenle fizyolojik sürecin “abartılı“ olarak işlemesi sonucunda ortaya çıkan işlevsel kistleri tümüyle önlemek mümkün değildir. Doğum kontrol hapları ise yumurtlama sürecini geçici olarak durduklarından bu ilaçları kullanan kadınlarda işlevsel yumurtalık kistleri çok daha az görülür. Yine bu haplar endometriyozis, polikistik over gibi hastalıkların görülme sıklığını azaltarak kadını yumurtalıklarda oluşabilecek bu tür kitlelere karşı da korurlar. Uzun vadede doğum kontrol hapı kullanımının yumurtalık kanserine yakalanma riskini de etkili bir şekilde azalttığı bilinmektedir.
Medical Park Samsun Hastanesi
Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı: Op. Dr. Mehmet Ahmet Canbaz
21.5.2010 - 1065
|