Gebelik ve doğumun ardından pelvik tabanda yetmezliklere bağlı gelişen rahim ve idrar torbası sarkmaları, idrar kaçırma problemine neden oluyor.
Her iki kadından birinde görülen bu rahatsızlığın, utanma ve sıkılma gibi nedenlerle genellikle gizleniyor.
Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Fulya Dökmeci, bu sorunun toplumda ''çözümsüz, başıma geldi çekerim şeklinde algılandığını, oysa erken teşhis ve tedaviyle koruyucu önlemleri alarak halkı bilinçlendirmek, bilgilendirmek arzusunda olduklarını'' vurguladı.
Ürojinekoloji'nin yeni bir alan olduğunu ifade eden Dökmeci, kadınların şikâyetlerini çekinmeden hekimleriyle paylaştıkları takdirde idrar kaçırma probleminin erken teşhis ve egzersizlerle önlenebileceğini, bunların yetersiz kaldığı durumlarda devreye ilaç tedavilerini soktuklarını, hastalığın ilerlediği safhalarda ise kaçınılmaz olarak cerrahi yöntemlerin devreye girdiğini belirtti.
Dökmeci, ''Son cerrahi yöntemler, hastaları en kısa sürede ayağa kaldıran, en az yan etki oluşturan yöntemler. Özellikle bu konuda halkın bilgilenmesini arzu ederim. Şimdi son teknikler hakikaten yüz güldürücü'' dedi.
Kadınlarda görülen sarkmaların, idrar kaçırmalarının sebebinin ne olduğunu ortaya çıkarıp erken tedavi yöntemi uygulanmadığı takdirde, ihmal edilmiş olgularda şikâyetlerin arttığını söyleyen Dökmeci, bu durumlarda hastaların yaşam kalitesinin giderek bozulduğunu, normal tuvalete gitme fonksiyonlarını yerine getiremez hale geldiğini, koruyucu önlemlere, bez kullanmaya kadar, hatta sürekli sondayla yaşamaya kadar gidebilecek durumlara maruz kalabilecekleri uyarısında bulundu ve şöyle devam etti:
''Bizim en korktuğumuz, olayın böbrek yetmezliğine kadar gitmesi ve sürekli enfeksiyonlar nedeniyle ciddi böbrek hasarları ve yine kadın genital organlarında hasarların ortaya çıkmasıdır. Bunların hepsi erken tanı ve tedavilerle önlenebilecekken, biz bu durumlara düşülmesini arzu etmiyoruz. Dolayısıyla kadınlarımıza diyoruz ki lütfen her yıl rutin kontrollerimizi aksatmayalım ve mevcut şikâyetlerimizi de
5.12.2010 - 3207
|