Medical Park Bahçelievler Hastanesi plastik ve rekonstrüktif cerrahi uzmanı, Opr. Dr. Mehmet Veli Karaaltın, diyabet nedeniyle ayak tabanında tedavi edilmeyen yarası bulunan ve ayağı kesilme tehlike altında olan hastayı, yaraya hastanın kök hücresini naklederek iyileştirdi.
Opr. Dr. Karaaltın, dünyada ilk olarak göğüs estetiğinde kullanılan ve hastanın yağ hücresindeki kök hücreleri ayrılarak nakledilmesiyle yapılan işlem sonucu, nakil yapılan yerde yeni doku oluştuğunun gözlemlendiğini söyledi.
Yağ hücrelerinin içinde kendini yenileyebilen hücreler bulunduğunu belirten Opr. Dr. Karaaltın, yağ hücrelerinden alınan kök hücrelerin naklinin henüz yeni bir yöntem olduğunu, bilimsel olarak gerçekliği kanıtlanmasına rağmen, yöntemin etkilerinin henüz tam olarak bilinmediğini aktardı. Karaaltın, "Bu nasıl oluyor ve nasıl sonuç elde ediyoruz? Klinik araştırmalar var, ama nasıl gerçekleşiyor? Bu çok karışık " dedi.
Vücudun çok karmaşık bir yapısı bulunduğunu, hücrelerin "kendi aralarında bir dili olduğunu " dile getiren Karaaltın, moleküler biyolojinin son yıllarda çok geliştiğini, kök hücre çalışmalarının temel katkısının da kemik iliği ve organ nakli alanında olduğunu vurguladı.
Kök hücrenin kullanıldığı dallar arasında plastik cerrahinin bir adım önde olduğunu anlatan Karaaltın, yağ hücresinden kök hücre elde edilmesinin nasıl başladığına ilişkin şunları söyledi: "Yağda da kök hücre bulunduğunun ortaya çıkma hikayesi şöyle: Biz, son 3-4 senedir plastik cerrahide yağ enjeksiyonu yapıyorduk esasında, ama bu yağ hücreleri bir süre sonra eriyordu. Bunun doğru bir yöntem olduğunu daha sonra öğrendik.
Ayrıca, yağ enjeksiyonu yaptığınızda, bu operasyonun olumlu 2 etkisini gördük: Birincisi hacim etkisiydı. Ancak uzun vadedeki etkisi ise bizi şaşırttı. Gördük ki ciltte uygulandığında inanılmaz değişiklikler söz konusu oluyor. Ciltteki solar dejenerasyon, lekeler kayboluyor. Cilt yenileniyor, gençleşiyor. Bunun üzerine bir ışık uyandı kafamızda. "
Son yıllarda "çoğalmaz " denilen kalp kası hücreleri dahil vücudun pek çok yerinde kök hücre bulunduğunun keşfedildiğine işaret eden Karaaltın, "Tanrı bize bu hücreleri yaratmış. Ama bunları tetiklemek önemli. Nasıl tetiklemek gerektiğini bilemiyoruz. Onun için kök hücre daha çok bakir bir konu " diye konuştu.
Yağ hücresinden kök hücreyi ayrıştırma fikrinin, yağ hücresinin vücutta bol olması nedeniyle geliştiğini belirten Karaaltın, ayrıştırma yöntemini ve etkilerini de şu sözlerle açıkladı: "Buna yönelik bir cihaz tasarlandı. Yağ hücreleri alınıyor. Belirli enzimler veriliyor ve o enzimler kök hücrelerle diğerlerini ayrıştırıyor. Bu hücrelerin içinde kandan kaynaklanan, kendini yenileyebilen hücreler de var. O hücreleri enjekte ettiğiniz zaman muhtemelen oradaki hücreler arasında sinyalleme ve haberleşme artıyor ve bir yenilenme süreci ortaya çıkıyor. "
10.12.2010 - 3369
|