Uzun süreli basınç, tahriş veya sürtünme sonucunda deri ve deri altı dokularda, genellikle vücudun ağırlığını taşıyan bölgelerde oluşan bası yaralarının önlenmesi hemşirelik hizmetleri açısından büyük önem taşıyor.
Özellikle uzun süre hastanede yatmak zorunda kalan hastalarda gerekli tedbirler alınmadığında oluşan "bası yaralarının " mutlaka tedavi edilmesi gerekiyor. Aksi taktirde bu yaralar cerrahi müdahale gerektirebilecek ölümcül yaralara dönüşebilme riski taşıyor. Hastanın beslenmesinden, hareketlerine, kullandığı ilaçlara kadar pek çok faktör bası yaralarının oluşumunu hızlandıran faktörler arasında yer alıyor.
Anadolu Sağlık Merkezi, bası yaralarının oluşmasını önlemek için bazı uygulamalar ve eğitim hizmetleri yürütüyor. Aynı zamanda hastanın belirlenen sürelerle hareketini sağlayan yatakları kullanarak bu anlamda oluşabilecek sorunların önüne geçiliyor.
Anadolu Sağlık Merkezi Dahili Bilimler Yönetici Hemşiresi Devrim Eren Tekin, bası yaralanmalarında en etkin tedavinin risk altındaki hastaları tanıyarak, yaranın açılmasını önlemek olduğunu söylüyor. Bu amaçla hastanelerde yatan hastalar için bir takım risk değerlendirme skalaları kullanılıyor. Bası yaralarının oluştuktan sonra tedavisinin son derece güç olduğunun altını çizen Tekin şunları anlatıyor; "Bası yarası sadece bir kaç saat içinde oluşabilir. Cildin renk değiştirmesiyle kendini beli eder. O bölgedeki cilt normalde olduğundan daha koyu bir renk alır. Eğer hemen tedavi edilmezse birkaç gün içinde ciddi bir yara oluşabilir, daha da uzun zaman geçerse ciltte bir deliğe dönüşebilir. "
Risk faktörlerinin belirlenmesinin ardından elde edilen sonuçlara göre alınacak önlemlerin farklılaştığını belirten Devrim Tekin, vücut pozisyonunun değiştirilmesi ve çevrilmesinin bası yaraları oluşumunu önemli oranda azalttığına dikkat çekiyor. Basıyı azaltmak için hastanın pozisyonunun en az 2 saatte bir değiştirilmesi gerektiğine işaret eden Tekin, dikkat edilmesi gereken noktalar hakkında şunları anlatıyor;
Deri bütünlüğünün sürdürülmesi, bakım ekibinin sorumluluğudur ve pozisyon planı dahilinde hastanın döndürülmesi hemşirenin bağımsız görevidir. Sürtünmeyi önlemek için mümkün olduğunca hasta kaldırılarak çevrilmelidir. Hemiplejik hastalar hemiplejik taraflarında en fazla 20 dakika yatırılmalıdır. Pozisyon verildikten sonra deri mutlaka gözlenmelidir. Oturur pozisyon, özellikle aşırı zayıf ve yüksek riskli hastalarda kuyruk sokumunda (sakrum) tahrişe neden olduğundan dolayı uzun süre tercih edilmemesinde yarar var.
6.2.2011 2 - 4988
|